M2M Bossları

KurtŞaman - Dranavar

Daha önceleri yüksek rütbeli olan Ejderha Tanrısı Rahibi kendi yolunda ilerlemek istiyor ve bu yolda yoldaşları tarafından takip edilmek istemiyordu.

Cadı Kraliçe - Alisa

Alisa büyü leydisi, Sahana’nın çırağı.Onun buruk çocukluğu bütün hayatını etkiledi. Sahana’nın öğrettiği dersleri takip etmedi, büyülü yeteneklerini çılgın amaçlar için kullandı.

Lanetli Savaş Lordu - Harkoon

Harkoon’Teven emperyal imparatorluğun tek yüksek rütbeli askeri lideridir. Emperyal komutan, yüzlerce insanla Sis Dağları’nda ölmüştü fakat kara büyücü Vorodon onu kurtardı ve ölümsüze çevirdi. Harkoon imparatordan nefret etti ve her şey eski hayatını hatırlatır oldu. Sis Dağları’nda Ork Lideri’ni yendi ve onun gece ellerine geçti. Sis Dağları’nda tek bir şey hüküm sürdü: cinayet!

Siyah Ejderha

Kayıp İmparatorluğu’nun çölünde yaşıyor. Doğanın acımasız unsurlarına karşı mücadele ediyor ve mekanını çılgınca savunur.Ejderha hazineleri çok sever, özellikle başkalarınınkini daha çok. Onun saldırıları sırasında bu yağmayı onun kurbanları öldürmeye çalıştılar. Çok defa bunu deneselerde her zaman başarısız oldular.

Ölüm Tanrısı

Alvarun’Novange güvensiz bir ritüel ile onu çağırdı. O güce acıkmıştı ve bu dünya için saltanatı istiyordu. Karanlık büyü kullanarak onun gücü arttı. Geldiği yer Ölü Arazi olarak da adlandırılır. Çünkü canlı yaratık ya da insan orada çok nadiren görülebilir. Sadece çirkin ölümsüz yaratıklar orada yaşam arıyor ve orada geziyor. Ölüm Tanrısı’nın gücü artıyor, gelecek ise ölüyor.

Minotaur Kral

Güzel ve gelişmnekte olan Aravonuria imparatorluğunun kralıdır. Eşi trajedik bir biçimde öldü ve Kral anlatılamayacak şekilde acı çekmeye başladı. DenMor’un rahibi ile yapmış olduğu anlaşmada ki ayin başarısız oldu ve eşinin ruhu perişan oldu ve vücudu değişerek bir sürüngene dönüştü.Kral olandan memnun kalmadı. Emri ile DenMor’un tapınağının yakıp yerle bir etti ve kusurlu tüm rahiplerini yakalatıp öldürdü. Rahibin cevabı ise kralı lanetleyerek onu boğa benzeri bir yaratığa çevirmesi ile oldu. Öfke ve intikam ile doymuyordu, kimseye saygı göstermiyor ve sadece.

Ejderha Lordu

Ejderha Lordu Aravonurier Iradel’in en mükemmel savaş lordudur. O, en yüksek ödül olan Asa parçası’nı hak ediyor çünkü o bütün savaş ve mücadeleleri kazandı. Dişi bir kertenkele ejderhayı ve onun yavrularını öldürdü.Asa Parçasının sihirli gücü, gücüne güç kattı fakat hayatı gerekiyordu. Sheba ile olan mücadelede daha fazla yara aldı ve yaşam dengesi değişti. Deli bir yaratık haline geldi.

Örümcek Kraliçe

Eskiden saygın Rasan Hanedanlığının bir üyesiydi. Büyü ve simya ile yaşar ve örümcekleri sever. Onlarla yaşadığı tecrübe sonucunda amacına başarılı şekilde ulaştı. Dönüşüm gerçekleşti ve yarı insan yarı örümcek canavarı oldu ve onun gücünü aldı.Deneylerinde kullandığı örümcekler onun sadık hizmetkarları haline geldi.Aklında ki planları dokuyor ve amacı imparatorluğu ele geçirmek.

General Wildar

Wildar, Aravonuria imparatorluğunda ki en yüksek rütbeli komutandır. Birbirinden farklı bir çok başarısı vardır bu yüzden askerleri ona ’Generallerin Generali’ olarak seslenmektedir.Tartışmasız Kraliyet Çiftinin en sadığıdır.Kraliçe Naga acılar sonrası yaratığa dönüştüğünde, hizmetkârlarının bir kaçını ısırmıştı. Wildar’da onlardan birisiydi. Sarayı terketti ve şaşkın şaşkın kraliçeyi takip etti.

Uzun bir geziden sonra, Kraliçe, ısırdıkları ve yarı dönüşüm sağlamış hizmetkarları Ölü Arazi’de bulundu, bir çok kişi artık Kraliçe Naga’nın Arazi’si olarak bilmekte. Arazinin orta yerinde Naga’nın Sarayı bulunmakta. Ağrıları dayanılmaz oldu ve korkunç gözüküyordu. İyi yapıdaki askerler yarı insan yarı akrep görünüme dönüştüler.Zamanla onun vücut koşullarından yararlanmak için çalıştı. Gücü vücudu ile birleşti ve askerlerini tek bir silah olarak kullanıyordu: öldürmek için! Sadece Kraliçe onları yönetebiliyor.Sarayını çirkin ordusu ile koruyor. Sarayda ne olduğu hakkında bütün bilgiye sahip, bütün askerler ve hizmetlileri ona saygı duyuyor.

Komutan Eormenor

Komutan Eormenor Kraliçenin yakın korumasıdır. O göz ardı edilmemelidir. Lanetli gecede Kraliçenin dönüşümünü kendi gözleriyle gördü. Aynı zamanda kraliçenin ilk kurbanıydı. Uyandığı zaman askeriyenin lideri General Wildar’ı ve hizmetkârları yerde yatmış şekilde gördü. Onlarda Naga’nın yemi olmuştu. Hiçbir şeyi hatırlamıyordu fakat vücuduna sızmış olan şeytani gücü hissedebiliyordu. Sadece tek bir şey yapmak istiyordu: Kraliçeyi, emrinde ki hizmetkarları ve askerleri takip etmeyi. Eormenor günden güne daha kötü oluyordu. Çünkü ilk ısırılan adamdı ve en sonunda vücudunun altı böceğe dönüştü. Ölü Arazi’de ki saraya gelince geriye tek bir görev edindi, hayatı pahasına Kraliçeyi korumak.

Kraliçe Naga

İmparator Tarihçi’sinden alıntı:

“Son hizmetçisi odayı terk etti ve o yalnız kaldı.Yalnız kalmak için sabırsızlanıyordu. O muazzam sarayın boş odalarında yürüyüşü ve mavi renkte ki meşaleleri izlemeyi seviyordu.Işıklarda onu etkileyen ve büyüleyen bir şey vardı, belkide Umutlarının Işığı’ydı yada ona eski hayatını hatırlatıyordu. O da tam emin değil. Göğsünde keskin bir ağrı başladı. Başladığını hissediyordu. Ayağa kalktı, ana koridora hızlıca yöneldi ve muazzam kapılar açıldı.Tüm oda karanlıktı, sadece bir-iki tane meşale yanmaktaydı. Uzak duvara doğru yürüdü. Bir an durakladı, bir sıvı akıyordu.Vücuduna nüfuz ediyordu.Kuyunun üzerinde ki bükülmüş,sarayın taşına vurdu ve hemen elini o sıvıdan çekti. Fakat boyu uzun olduğu için düştü ve artık çok geçti.”